MANKURTLAR YANDAŞ DERSE | MANKURTLAR YANDAŞ DERSE

MANKURTLAR YANDAŞ DERSE

MANKURTLAR YANDAŞ DERSE

Arsız kendini kaybetmiş.

Horlama, inkâr, kapanma, ret etme, küçümseme tavırlarıyla. İç dünyasında oluşturduğu sapma duygularını hakikat sanarak.

Kendi iç gerginlik, kırgınlık, kızgınlıklarını.

Böğelek sokmuş boğa hırçınlığıda, yıkıcılığında. Ne yaptığını bilmeden saldırganlaşmasını zafer hareketi sanması. Kendini kızgınlık durumum olduğuna göre diyerek. Haklı zannetmesi.

Kırgın, kızgın, saldıgan tavrına sessisliği. Haklılığa yorarak, kendine mükâfat vermesi. Bu anlayış bilgiç tavırlarıyla.

Karşısındaki birey, grup,  halka karşı. Suçlayıcı, aşağılayıcı tavırlarını üst perdeden gösterince. Sanılıyor ki bir şey keşfetmiş söylemek. Katkı vermek istiyor. Diye düşünüp alttan alışlarını. Yanlış değerlendirip. Daha ileri giderek gericiler, yobazlar vs. Veye dikdatör, onun yardakçıları gibi grup ve kişileri günah keçisi ilan edip yok edinceye kadar gerim gerim geriliyor.

Beş benzemez ittifakı bunun gibi tavırların işe yaradığını düşünerek. Kendinden menkul Allah, Kuran, bayrak, vatan, duygularından uzak. Zulmünün tehdidini, hırçınlığını, yalanla, iftiralarını artırıyor.

Kitle psikolojisi gereği. Çürümüşlüklerinden, zulümlerinden, fine fesatlıklarından şuursuz zevk almaya başlıyorlar. Nasıl diyelim basit bir misal.

 

Sosyal bir alan. Ben diyeyim orman  parkı. Siz deyin otobüs dolmuş.

Genel aklak seviyesi, edepli aileler çoluk çocuk, yaşlı genç piknik yapıyorlar.

Bir grup veya ikili. Genel ahlaka ters eylem ve faaliyet içine giriyor.

Aileler gözleri önünde ulu orta bunları görüyor. Edeben  istemedikleri hoşlanmadıkları bir şeyde ols da. Ya sabır diyerek. Edeben kendi dünyaları aileleri içindeki olamaz dedikleri duygular canlanıyor. Gözlerini çekiyor, görmezden geliyor.

 

Ailelerin bu zorlanmasını görenler ahlaka mugayir eylemlerini zafer sanıyor. Bir bedelde ödemediklerinden.

Bu zaferin keyfini çıkarma adına fiillerini daha ileri düzeyde artırarak. Hazlarını zirveye taşıyarak Çevresine işkence etmekten zevk almaya başlıyorlar. Bunu parkta olduğu gibi. Benzerini, sinemada, retoranda,  durakta, ekenomide, savunmada, eğitimde, ticarette, turizmde, vs.farklı alanlarda yansımaları uyarlayabilir görebiliriz.

 

Edebe mugayir eylem sahiplerine.

Adaletten, ahlaktan, edepten uzaklaşmayalım dendiğinde.

Hayatıma karışamazsınız. Özgürlüğümüzü kısıtlayamazsınız gibi laflar. Cıngar cıngar bağırmalar. Sanki kendisi toplumu zorlamamış. Onun rahatına ve özgür yaşam ortamına müdahale etmemiş. Dinine örfüne saldırmamış gibi. Bir teröristin elinde silahla sivili öldürmesine. Yapamazsın denildiğinde. Barış özgürlük bağımsızlık diye cıngarı bastığı gibi. Bunlara da adalet  özgürlük düşmanı ahlak ve edep teröristleri diyebiliriz.

 

Güya,

Çağdaşlık. Sosyal hayat, etik, özgürlük ve barış diyenler.

Küfür tek millettir denildiğinde olduğu gibi. Beş benzemez, manda ittifakında da. Adalet, özgürlük, barış kavram ve ortamını yok ederek tecavüz ederek kirletenlerdir.

 

Adalet derken.

İnsanlık onur şeref haysiyetini ayakaltına alarak yapılan kötücül ve sorumsuz eyleme karşı. Her şeyin yerinde, zamanında, uygun davranışlarla, edeben gerçekleştirmeyi. Hatta imkân ölçüsünde, sanatsal bir zevkle icra etmeyi. Yani her şeyi yerli yerince koymayı kastediyoruz. Mahrem alanda yapılması gereken bir eylemi sosyal alanda yapmaktan söz ediyoruz. Devlet açısından örneklersek. Mahrem kalması gereken bir bilginin. Sosyal alanda ulu orta konuşulması. Bayrak, vatan, millet, Allah, rasul, kuran, müslüman, hoca, aile ile ilgili. Bilgi, sevgi, saygı, ilgi gibi alanlarda tecavüzler, duyarsızlaştırma vs. Bir sürü örnekle çoğaltılabilir tabi.

 

 

Mankurtluk böyle birşey. Bu her alanda var. Siyasetten ekonomiye. Eğlenceden kültürlenmeye. İbadetten davranışlara. Kavramların içini boşaltarak.

 

Hatta doğru ifade ve kelime kavramı. İçini boşaltarak. Dönüştürerek. Tam tersi kavramı yerleştirme. Yanlış algıyla söylem hedef. Bir örnek. Hay'dan gelen Hu'ya gider değer ifade eden kavramımız. Yaşanan sosyal iklimlerde. Haybeden gelen haybeye gidere dönüşmesi gibi.

Şöylede diyebiliriz.

Doğru bilinen yanlışlar ne kadar çoksa o kadar mankurtluk artar. Adalet. Kelime, kavram, siyaset, uygulama olarakta ortadan kalkar.

 

Peki bu kadar ayet, hadis söyleniyor.

Hocalar vaaz ve nasihat ediyor. Pskologlar sosyologlar konuşuyor. Neden herşey yerli yerine oturmuyor.

 

Recep Tayyip Erdoğan'ın zorluğu da buradan geliyor. Yüzyılların birikmiş her alanda sorunları bir anda çözmesi beklenmesi. Hz. Musanın asası elinde yok. Kendi başına yspabilecek bir hali de yok. Sağladığı siyasetle özgürlük ortamında. Biz Allah rızası candan omuz verirsek yapabilir.

 

Allah kulunu sevmiş yaratmış. En kıymetlileriniz. Takvaca en üstün olanınız demiş. Yani vahiyle gönderdiğime uyan peygamber gibi olmaya çalışan ve yapabildiği kadar değer alan insan.

 

Kaynağa kısaca.

Biz Muustafa Resit Paşa. Gülhanedeki ilanı. Tarihçiler diyorlarki. Takvalı olmaya uğraşan müslüman artık.

Gayri müslimden, hatta gayri müslimin müslümanla mücadele eden gavurundan üstün değildir. Eşittir. Buna sebep olan daha önceki tutum ve uygulamalar ayrıca incelenebilir. Aşağıya düşme ve gavurla eşitlenme burada başlamıştır. Denmektedir. Tarihçi erbabına bununla ilgilenme gündem etmelerine bırakarak.

 

Sultan Abdülaziz'in inançlı tavrı ve memleket sevgisi gavurla eşitlenme ve daha aşağıya gitme durumuna direnmesi.

Sultanlıktan halline sebep olmuş. Kanuni Esasi gibi çalışmaları sonunun hazırlanmasında engellemeye yetmemiş. Belkide bu direnci bardağı taşıran son damla olmuş. Tarihçi erbabına.

 

Bir kaos oluşmuş. Batı mankurtlaşması hakimiyetini artırmış. Fikri fitne çoğalmış. Askeri, siyasi, ekonomik, bilim, teknik ve teknolojideki gerleleme ve kaos ortamında. Sultanın yetkilerini çoğunu kullanmak. Meclisi açtırmak üzere. Batıcı manda kafa ikinci Abdülhamidi başa getirmiş.

Ne hikmet nasıl olduysa adam deha çıkmış. Çökmek üzere olan borç içindeki imparatorluğu toparlamış borçlarını ödemiş. Medreselerin yanında çağını da aşan modern okullar ve eğitim devrimleri yapmış.  Okullar, fabrikalar, demir yolları ordunun modernizasyonu. Savunma hatları gibi birçok alanda başarılar sağlamış. Batı bunu hazmedememiş, ìstipdat, kızıl sultan gibi yafta ve algılarla halline sebep olmuş. Buna rağmen onun hazırlıkları Kutul Amare. Çanakkale zaferi gibi sonuçlarıyla devam etmiş. Fakat bu hal ile batı mankurt kafa idarede hakimiyetini tüm ağırlığıyla hissettirir olmuş.

Detayı erbabına.

 

Sultan Vahdettin. Bu zorlu şartlarda çevrelenmiş durumda. Hareket kabiliyeti daralmış. Pes etmemiş. Kendi kızına talip olan. Mustafa Kemali de yanına alarak Avrupa gezisine çıkmış. Yanında geleceğe hazırlamak üzere yetişmesini sağlamış. Tam yetkili ordu müfettişi olarak zorlu şartlar içinde. Görevlendirerek Anadoluya göndermiştir. Nice danışıklılık içinde birliktelikler yaşanmış. Mukadderat nasıl gelişmiş. İstenmesede şartlar Avtupalı gibi olmayı mı dayatmış. Detayları erbabına.

 

Avtupalı gibi olmak. Artık müslünan horlanacak insan. Camiler perişan hocalar gerici algısı. Derken.

Mustafa Kemalin imam nikahlı eşi. Çankayanın duvaksız gelini Rukiye hanımefendinin. Çankaya köşkünden ayrıldıktan sonra Atlı körük arabasının içindeki ölümü. Gaziyi çok sarsmış. Bu sarsıntının Latife hanımla gazi paşanın arasına girdiği söylenir. Latife hanımdan da ayrılan Gazinin dul olma psikolojisini. Güçlü kişiliğini de dikkate alarak erbabına diyerek. Cumhutiyeti biz kurduk.  Bu memleket bizim. Anlayışı güçlenmiş. Gazi kendi varlığını ve cocukluk gençlik Osmanlı nostaljisinide dikkate alarak. Güneş dil teotisi uygulamasından da vazgeçtiği düşünüldüğünde. Anadolu adamı olmasıyla. Bu memleket bizim demesi.

Kanaatimizce Amerika ve batıyı çok kızdırmış olmalı.

Doç. Dr. Hulki Cevizoğlu da  anladığım mealen. Atatürk hasta sağ, hasta sağ diye diye dolmabahçeye mahkum edilmiş. Orada öldürülmüş. Hatta cenazesi bir müze deposuna atılmış.

 

Ne hikmetse Gaziye muhalif başbakanlıktan kızarak aldığı İnönü. Nasıl ve kimlerin desteğini alarak. Tarihçi erbabına bırakıp. Ölümünün ertesi günü cumhurbaşkanı oluvermiş. CHP deki gerileyerek yerli olmaktan çıkma değişimi.Bir zaman baral altında bile kalmış. O zamandan başlayarak. Deniz Baykalın kasetle indirimesi zirvesini yaşamış. CHP Çöküşü hızla devam etmekte diye bir çok kişi tarafından ciddi yorumlar yapılmaktadır deniliyor. Kemal Kılıçdaroğlu ile bu başkalaşarak çöküşün başka bir boyut kazandığı söyleniyor. Sosyologların, siyasilerin erbabına

 

Hal böyleyken

Batı mandası mankurtların.

İzan ve adaletten yoksun.

Yandaş demeleri. Birşey ifade etmez. Etmez de. Bunlar.

 

Yanlışlarını doğru. İç dünyalarındaki duygu durum bozukluklarıyla yaptığı kızğınlıklarını görerek. Kendilerini haklı zannetme gibi bir durum yaşıyorlar. Buna mikabil. Akli ve fikri bir delil ile normal konuşma yapılamıyor. İstemezük. Sevmiyoruz, nefret ediyoruz. Anıt kabire iman tazelemeye gidiyoruz. Herşey güzel olacak. Kalp gösteri seramonisi. Beni ağaçlar yapraklar alkışlıyor. Yeni baharlar gelecek. Size söz namus sözü gibi duygu pıtırcıkları. Sanki bahar geleceğini tek onlar biliyor. Yazık yazık.

Hiçbirşey üretmeden, emeksiz kolay yoldan köşe dönme. Duygu hırsızlığı.

 

Her türlü hakaret, horlama, iftira, yalan hadsizliği.

 Recep Tayyip Erdoğan ve cumhur ittifakına karşı yaparken. Avrupaya, ingilizceye, beş benzemezden birine bir küçük eleştiri yapılsa. Hayata özgürlüğe müdahale, hatta saldırı. Yandaş yapıştıması. Hakim, ekabir kızgılı tavırla nasıl. Sen kimsin de bize böyle konuşbilirsin gibi. Üsten alışıp geldikleri, bilgiç bir tavırla hakaret küfür. Şartlar müsait değilse.  Demir yumruk yutmuş gibi bir kin nefretle uzaklaşma tavırları. Bu beş benzemezin ve marjinal uzantılarının hepsinde aynı. Allah yardımcımız olsun.

 

Peki nasıl başarıyorlar.

Eksik bilgi

Maşa arzular. Tüketim çılgınlığı. Zev düşkünlüğü.

Haz istekliliği vs. Üzerine,

Uzun telkinler.

Bilişim iletişim

Internet arana motorları ve iletişim grup ortamını sağlayan pilatformlar. Elektironik, komvansiyonel, yazılı medya. Vd. Burada isimlerden bahsedemiyoruz.

 

 Yıllar yıllar bizler uyurken

Çocuklarımızı.

Doğumundan başlayarak zihnini doldurma. Şer iklimini zihniyetinde oluşturma. Zihinsel birikim sonucu. Böyle durumda bir kişiye.

Hakikati söylediğinde.bu ayet de olsa.

Hakikat asit kuyusuna atılmış insan gibi oluyor.  Batı zihin yapısı duyamıyor. Hatta kızgınlaştırıyor. Saldırganlaştırıyor. En hafif haliyle duyarsızlaştırıyor.

Yok ediyor parçalanıyor.

Bir anda buharlaştırıyor.

Demekki,

Herşey kendi ikliminde kendi cinsiyle oynaşıyor. Halleşiyor.

 

Şimdi gaye 14 mayıs. Hatalar arayıp çözüm arayışları eleştiriler kırgınlıklar. Hatta güzel işler, anılar, madalya takmalar, kutlamalar, rahatlamalar zamanı değil.

Öncelik hedef 14 mayıs.

 

Bu durumda

Recep Tayyip Erdoğan'ın işi tabi çok zor.

Hizmetlerini sayarak bitiremiyorsun. Hizmet emek kıymeti bilmeyen. Hazır lop a alışmış istedikçe isteyen maddi manevi doyumsuz çocuklar. Aileler çaresiz kalmış. Kendilerinin hataları. Çocuklarıyla birlikte gelecek. Değerlerlerle birlikte yaşayamama korkusu. İşin ucundan tutup sorumluluk üslenemeyecek zihin bulanıklığı. Bir günah keçisi arana tavrı. Karşındaki dilenci kılıklı soğan patates. Bana ne vereceksin. Bana ne, ne olursa olsun. İstemezük. Sevmiyorum istemiyorum gibi kodlanmış. Göremeyen, duyamayan mankurt bir zihniyet.

Cumhur ittifakına Erdoğan'a.

Kendileri her türlü eleştiri, horlama, yalan, aşağılama, hakaret, tehdidi yapacaklar.

Avrupaya kendilerine eleştiride yasak koyacaklar. Bunu anlamıyorum. Vahiyle böyle bir ayet mi geldi. Geldi diyen varsa bu yalancı peygamberi kim. Yoksa sen kim oluyorsun da müslüman horluyorsun.

 

Birde nenemin başı örtülüydü. Bak başımı örtmüyorum ama şallar omuzumda. Ört örtme ilgilenmeyiz de. Bize karşı  nede başörtüsünü seçim alanlarında elinde omuzunda sallıyorsun. Suratında yasın gördüğün adamla çaklaşmalar sarılmalar kaşkollar falan sana normal bizide ilgilendirmiyor. İstediğin kadar kaşgol takabilirsin. Ama kutsalımızı hatırlatan başörtüsünü bizi ahmak yerine koyarak sallayıp durma. Ya tak ya takma.

Sallayacaksan. Dinimize, inancımıza, peygamberimize hakaret dolu beğendiğin medeniyet  bilgileri kitabımı nedir.  Mecliste salladığın gibi meydanlarda sallamak. Baş örtüsû sallamaktan daha çok yakışır. Vatandaş yakıştırması işte. Git gelleri fazla olunca. Insan neyin yakışıp yakışmayacağını da kestiremiyor.

 

Bûyüklerimiz kötü bir şeyle karşılaşmayı istemeyin. Karşılaşısanızda birlik olun sıkı durun derler. Dünyada yeni dengelerin kurulduğu şu günlerde. Böyle zor günler. Hızlı karar verebilecek bir sistemle devam ederek. Dereyi geçerken at değiştirmek. Herşey iyi giderken. Batılı emperyalistlerin keyfi kaçtı diye. İstikrarı bozmak. Ne getitir ne götürü bilemeyiz. Reisin hizmrtlerinin altın bal olduğunu düşünüyoruz da. Pirince giderken bulgurdan olmayalım. Eldeki kuş daldaki kuştan daha değerli. Kıymet bilelim. Nankõrlük etmeyelim.

 

Bu geçiş dönemini.

Kefenini giymiş iman eri.

Milletin.

Türkiye yüzyılını hedefleyen.

Doğru zaman doğru adam.

Dünya mazlumlarını umudu.

Dünyada adaleti sağlayabilecek tek adam dendiği. Milletine sevdalı.

Allahtan başkasına boyun eğmem diyen liderle.

Atlatmayı başarmalıyız.

 

Batının zihin işgaline uğramış. Manda kafalı mankurtça yaftalamalarına bakmadan. Sonuna kadar hakikatin yanında elbette yandaş olunacak.

Kudurmuş salyalarını nefretle akıtarak yandaş yaftalamalarına zerre kadar takılmamalı. Ezik olmamalı.

Hak hakikat yolunda.

Millet, devlet, varan bayrak, islam davasında.

Cumhur ittifakının yanında.

Mührümüzü iştahla. Duayla.

Besmeleyle basmalıyız.

 

Yarını bilemeyiz elbet.

Tevekkülle sığınağımız.

Baki, Galib olan Yaradanımız

Elhamdülillah.

 

Mehmet Ali TURHAL

12 Mayıs 2023 / SAKARYA