ERZURUM ÜNİVERSİTELERİ MEZUNLARI 22. VEFA VE KARDEŞLİK TRABZON BULUŞMASI | ERZURUM ÜNİVERSİTELERİ MEZUNLARI 22. VEFA VE KARDEŞLİK TRABZON BULUŞMASI

ERZURUM ÜNİVERSİTELERİ MEZUNLARI 22. VEFA VE KARDEŞLİK TRABZON BULUŞMASI

          ERZURUM ÜNİVERSİTELERİ MEZUNLARI

   22. VEFA VE KARDEŞLİK TRABZON BULUŞMASI

Erzurum Üniversitelri mezunlarının 22. vefa ve kardeşlik buluşmalarının bu yılki buluşma mekanı Trabzon’du.

Uzun yıllardan beri mezunların farklı illerde gerçekleşen bu buluşma ritüeli son derece hasbi ve geçmişte inşa edilmiş olan dostluk, kardeşlik hukukunun bugünlere taşınmasının gerçek bir seramonisiydi.

Ağırlıklı olarak 1975-1982 yılları arasında mezun olmuş, yaş aralığı artık 65 ile 75 sınırına dayanmış biraz da ihtiyar delikanlı buluşmasına dönen bu mezunların arasına, daha sonra mezun olmuş gençlerden serpiştirilmiş kardeşlerimizin iştirak etmiş olmasının renkliliği de ayrıca zikredilmelidir.

Bu buluşmaların başlama ve devamı o yılların MTTB (Milli Türk Talebe  Birliği) bünyesinde bir araya gelmiş, her türlü sıkıntıya (maddi, manevi )beraberce göğüs germiş, hepimiz birimiz için anlayışını , duygusunu ve ruhunu içselleştirmiş ,bir güzel topluluğun oluşturduğu ve geçen yılların yıpratamadığı bu  kardeşlik hukukunun nasıl canlı ,nasıl diri olduğunu ,kaldığını hayat merdivenlerinin son basamaklarına adım atmış olmamıza rağmen her yıl olduğu gibi bu yılda tekrar müşahade  etmiş olduk.

Ben 1981 yılı Tarih Bölümü mezunuyum. Bu geçmişi bu yazıya sığdırabilecek bir özet yapma imkanına sahip değilim.

Ancak hocalarıyla, talebesi ile, şehrin insanı ile kenetlenmiş, bir olmuş bir bütün olmuş dört-beş yıl ailelerden uzak ,burada aile olmuş bir geçmiş .Yıllar sonra ama her yıl bir araya gelerek, gelmeye çalışarak hem eskiyi yad etmek, hem günü ve günceli değerlendirmek ve sonraki nesillerin hatırında kalacak anılar yumağı bırakmayı başarabilmek için  farklı  ve güzelliği önemseyen  bir topluluğun değişmez geleneğinin son organizasyonu Trabzon  buluşmasıydı.

Bu geçmişin ruhu; Fakülte koridorlarında, bazen yurt odalarında, bazen otel köşelerinde, çok az evlerde şekillenmiş, sağlam duruşu ve birlikteliği siyasette ve bürokrasi de uzun yıllar Erzurum mezunlarının tedavülde kalmasının ana dinamiği olmuş ,çıkılan merdivenlerden yavaş yavaş dönüşe geçilse de belki  bu buluşma serüvenleri ilerleyen tarihlerde kitaplaştırılarak belki iki—üç ciltlik hem Erzurum Üniversiteleri mezunlarına hem de mezunlarımızın çocuklarına ve torunlarına bir hatıra kitabı olarak ve kalıcı bir eser olarak bırakılabilir, bırakılmalıdır diye düşünüyorum.

Özellikle son yıllarda yapılan toplantıların, panel, seminer ve sunum içeriklerini dikkate değer bulduğumu ifade etmek isterim. Bu kitapta derneğin zaman zaman yayınladığı duyurular, belki öğrencilik yıllarında yaşanan önemli olaylar, illerdeki toplantıların hülasası yer alabilir.

Üniversite hayatı herkes için bir macera gibiydi. Orada yaşadıklarımızı, arkadaşlıklarımızı bir bir zikretmek kolay değil. Ve her bir arkadaşımızın birbirleri üzerinde bıraktığı destansı izler mezuniyetten sonra da bu dinamizmi yaşatan yanıyla çok önemli ve değerliydi. İşte bu gün bu buluşmalar bunun hasılasını topluyor ve hala o izlerin hatıraları zihnimizi ve yaşantımızı süslemeye devam ediyor.

 Erzurum mezunlarının bu birlikteliğinde can kardeşliğinin bir yekûn oluşturan keyfiyet ve kemiyette yoğunluğu o tarihlerde İmam Hatip 

mezunlarının üniversitelere giriş  engelini  üniversitenin rektörü Kemal BIYIKOĞLU’ nun  kaldırmış olması dolayısı ile İmam Hatip mezunu başarılı arkadaşlarımızın bu üniversiteye yoğunlaşması ve bu üniversitenin o yıllarda İmam Hatip’li üssü olmasını sağlamıştı. Kısaca bir kişinin cesaretle verdiği bir  kararın neleri değiştirebileceğini göstermesi açısından Erzurum Atatürk Üniversitesi çok enfes bir örnektir .Hocamızı rahmetle yâd ediyorum .

Bu gün derneğin başkanlık görevini yürüten Salih Akverdi’yi anmadan geçemeyeceğim. Üniversite yıllarındaki gayretinin hiç azalmadan aynen devam ettiğini gördüğümü ifade etmek  bir mecburiyettir. Bir  o kadar bu organizasyonlarda dinamo vazifesi gören Muhammet Karaosmanoğlu’nuda  zikr etmek mecburiyetindeyim. Trabzon organizasyon sorumlusu Ömer Sami Erkan ve tüm emeği geçen kardeşlerime teşekkürlerimi ve güzellik dileklerimi iletiyorum, ahirete irtihal eden hocalarımıza, arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hayatta olan tüm arkadaşlarıma sağlık ve esenlikler diliyorum.

Erbabı bilir, meraklısı da araştırabilir, nice güzel hocalardan ders ve feyz aldık. Nice güzel arkadaşlıkları taşıdık bugünlere. O günler karşılıksız sevmenin karşılık bulduğu farklı günlerdi. Sevildiğimizi bilerek sevdik. Tek tek anma imkânım yok ama oda arkadaşım, Afganistan savaşı gazisi Afganistan’ın yetim çocuklarına yardım amaçlı çıktığı yolculukta (Mayıs 2010) uçağın düşmesi ile şehit olan Bahattin Yıldız’ı sembolik olarak buraya taşımak o yılların Erzurum hareketliliğini, öğrencilik ideal ve felsefesinin sonraki yıllarda da aynen devam ettiğini anlatması açısından bir fikir verecektir.

O yıllar zerre miskal iyiliğin ve kötülüğün karşılığını bulacağına inanmışlığım inşa etmiş olduğu birlikteliğin adıydı. inşallah o şuur; hayatımızın her döneminde mihenk taşı olmaya devam eder duasıyla bitirmek istiyorum. Vesselam.

                                                                                                          Sami ÇAKIR