CAMI MERKEZLİ ŞEHİR.

 

Bir cuma sabahı.

Vatandaş. Kuşluk vakti.

Kahvaltı acı soğan, kuru  yavan.

Hanımıyla hoş sohbet. Çaylarınıda yudumlar. Hanımı.

Güzel güne, bereketli sofraya. Şükürden sonra.

Ama saat yaklaşıyor bugün cuma. Sen hazırlığa bende Kuran okumaya işime der.

Adam. Güncel durumların görüşüldüğü. Haftanın meselelerinin konuşularak gerekli kararların alındığı, Allah'ın güzel kullarının toplandığı bilinciyle.

Duşunu abdestini alır. Temiz kıyafetlerini giyer. Hutbe-namaz toplantı sonrası için. Hanımı.

Pazar arabasını eline verir. Seccadesini içine koyar.

Dualarla uğurlar.

Cami cemaati almamakta. Hazırlıksız gençler dışarda seccadesiz kalmakta. Adam iki seccadeyi secde yerine yan koyarak. Ayak altına poşet kağıt koyarak. İki seccade altı kişi. Namaz kılmakta. Bazı camilerde hasırlar bulunmakta. Bu kesin çözüm olmamakta. Paylaşım kardeşlik halleşme güzel ama ortada bir görülmesi gereken ihtiyaç ta durmakta. Hatta.

Bazı mümine hatun kardeşlerimiz kalabalıktan kapalı alana giremedikleri için. Dışarda da kılmak istemediklerinden geri dönmekte.

Bu geri dönme olayı. Herkeste bir hüzün. Hanımefendi kılamama hayal kırıklığımı. Kızgınlığımı. Çaresizlikğimi. Bütün görenler o anda bir üzgünlük bir bilinemezlik. Ne olmalı, ne yapılabilir bocalama hali işte. Adam kendince bir çözümde yetersiz kalınca.

İçinden. Bir zamanlar camiler yıkılıyor. Satılıyor. Aslının dışında kullanılıyor. İnsanlar çaresiz. Mücadelesi nerdeyse kalben buğzetme seviyesinde vs. Camiler mahsun vatandaş engelli. Bugün hasara uğramış hatta unutulmuş bilgi, kavram, fikir yıpranmışlığına rağmen. Olanıyla olduğu kadar işlevsel fıziki yapıları kısmen yapabiliyor. Bu günede şükür diyor da.

Cami fonksiyonlarını icra edebilecek bir yapılaşma ve hakkıyla cemaat olabilmeden uzak tabi. Daha iyisi için çabalar verilirken. Bu tür sıkıntılarda yaşanıyor. Bir geçiş aşaması. Fikirler gelişecek. İman elbette cemaate arzulanan manada yansıyacak. Gayretler boşa gitmeyecektir. Bu günün de ihtiyaçları karşılayacak. Özledikleri camiyi yapacak az sayıda olan mühendislerinide çoğaltarak. Memleketin her yerinde gerekenler zamanla yapılacak diye düşünürken.

Camilerimizin. Gaye, görünülürlüğü ile şehirlerin kalbi ve yüzü kılmak için. İnanç, idare, bilgi, mühendislik. Bunlar için irade, uyumlu birlikteliğinin de farkındadır.

Çamlıca caminin büyüklüğüne, Taksime cami yapılmasına itiraz eden insanları. Kıyasıya karşı çıkanları gördükte. Geçmişteki Erbakan döneminin güzel anılarını silip süpürecek hasretin şiddeti. Ateşin odunu yediği gibi yedirten parti liderlerinin çıkışları işın zorluğunu hissettiriyor.

Ne yapalım böyle şeyler oluyor diye. Günün imkan ve şartlarıyla günün ihtiyaçlarına göre cami yapımları durdurulacak değil ya. Bu şehir anlayışını terkedecek değil ya. Mümine hatun kardeşlerimizin ibadetlerini yapamadan geri dönmeleri. İstisnada olmadığına göre. Çere bulmak lazım. Palyatif, anlık savma tedbirlerle geçiştirmek çözüm değil tabi.

Camilerimize yeni dizayn, yeni imkan teknik ve teknolojilerin ihtiyaca göre kullanılması. Yeni nüfus ve yerleşim alanlarının dikkate alarak büyüklük ve kullanım şekil ve yöntemlerinin ihtiyaca göre sünnete uygun olacak şekilde yapılaşması arzumuz gayretimiz, dileğimiz ve duamızdır.

Demoğrafik yapı. Nüfüs yerleşim  alanı vs.mi cami fonksiyon ve yapımını belirleyecek. Cami mi şehrin yapılaşmaşını ve yaşamını belirleyecek kararı gerekli. Bu iki anlayış dengenin uyumluluğunun sağlanması önemli tabi.

Camiler aynı zamanda bizi temsil eden işaret ve alemlerimizdir. Yalnızca bulunduğumuz yere değil. Günün dünyası iletişim, paylaşım, kaynaşım çağı olması dolayısıyla. Herkesin herkesi anlık gördüğü. Takıp ettiği dinlediği dikkate alınırsa. Yeni dünya göz önüne alınarak sabiteler üzerinden teçhiz, dizayn ve yapılaşması gerekir.

Dığer taraftan hanım kardeşimizin namazını kılamadan dönüyor olmaları zaten az olan hanım cemaatin dahada azalmasına. Camı mümin mümine herkesin toplandığı yer olmamasınada sebep olmakta. Bütüncül yaşanamayan hayat. Değişik içtimai huzursuzluklara, farklı alışkanlıklara sebep olmaktadır.

Ayasofya açılışı.  Çamlıca, Taksim vs.camilerin yapımını sağlayan başkan Recep Tayyip Erdoğan'a candan dua ederken. Vatandaş olarak bizler, mühendisler, hanımlar beyler. Bulunduğumuz yerde bu örnekleri dikkate alarak hatta daha güzelini yaparak gerekli ihtiyacı karşılamak lazım.

Burada camiyi fazla fuzuli harcama görüp güya. Eğitime kalkınmaya refaha harcansa. eğitim Okul yapılsa, fabrika yapılsa fakır doyurulsa vb.gibi zihin oyunlarıyla cami karrşıtlığı İslam düşmanlığı yapılmaktadır.

Burada eğitime, kalkınmaya, refaha engel sözkonusu değildir. Ne uygarlığa nede medeniyete bir karşıtlık yoktur.. kalkış noktası, merkez ne olacaktır. Uygarlıkla medeniyeti. Eğitim, kalkınma, refah, huzurlu bir hayatı destekleyen hatta kaynak olan. Cami merkezli bir şehir, şehirler, memleket ve dünya dizaynı sözkonusudur.

Fiziki ilmi manevî  altyapısıyla.  Şehrin temeli ve çevresine yayılan iman nurunun ulaşmasını sağlayan merkezler olarak. Camiyi tüm fonksiyonlarıyla icra edebilir duruma getirmek hepinizin vazifesidir. Buna katkı kiminin duası, kiminin parası. Kiminin fikri ilmi, kiminin mühendislik kafası. Kiminin estetik anlayışı sanatı. Kimimizin idarecilik dehası. İmanlarının yansıması. Herbiri kendi alanında çok değerli katkılar hizmetler.

Camilerimiz toplumun idare merkezi. Hayat damarlarının ruh ve kan dolaşım yeri, nefes alabildiğimiz yaşam merkezi olması gayretimiz. Allah dileğimiz. Yanı.

Camı merkezli vahyi hayat sünnet uygulamalarıyla günlük yaşam şehir ve millet. Milletler uygarlık ve medeniyetin     şahikası. Ulaşım, eğitim, ticaret, ahlak, edep,  huzur ve adaletin zirvesi.

Camileri imkanları ölçüsünde idare eden, yaşatan, koruyan Diyanet İşleri Başkanlığıına. Durumda vazife bu hedefte gayret gösteren imanlı halkımıza minnettarlığımızla. Düşünebiliyor paylaşabiliyorsak  ortamı hazırlayanlara da teşekkür etmek lazım. Bunları gönle düşüren gönülleri birleştiren yaradana gurban.

Cami merkezli bir dünyaya inanıyoruz. Her gün daha iyiye de duacıyız. Elhamdülillah.

Mehmet Ali TURHAL

23 Eylül  2022 / SAKARYA