AHLÂK NE? KASTINIZ NE? (3)

Otobüs durağında abla kızını beklemede. Ergen kızlar oğlanlar dolmuş otobüs herbiri binmiş. Durak şık tesettürlü mümine hatun ve gönlü güzel ablaya kalmış sanki. Onlar durağın bankına oturmuş. Sıcak sohbet beklerlerken.

Ergen oğlanın yolu uzun. Bir otobüste. Tekli bir koltukta. Camdan hergün defalarca geçtiği yerleri seyrederken. Bugün bir hal var üzerinde. Ne otobüse inen bineni nede dışarıda akan seyir keyfini. Görmüyor bir hal var.

Ergen oğlan işte. Herşeyden etkileniyor. İlgisi kadarda öğreniyor. Kafaya takılmış.

İyi niyetli bir abla. Kikiri kıkırı. Ahlâkımıza uyuyormu sorusuna. Allak ne kastınız ne cevabı. Anlama isteği. Ablanın düşünmesi. Bir sürü sorular. Otobüste neler olup bitiyor kim iniyor kim biniyor. Şimdi nerede.

Hiçbirşey görmüyor. Dalmış düşünüyor. Durakta güzel bir muhataplık oldu. Herşey tatlıya bağlandı da kafada bir sürü sorular. İman, amel, ahlak, Allah, peygamber, hadis. Hiç bu kadar dikkatimi çekmedi. Bunlarla ilgileneceğim de.

Dalgın düşünürken ergen oğlan. Bir kızgılı ses. Bu yeni nesil varya. Saygı edep kalmamış. Nenesi yaşında insan. Ayakta yanında dururken hiç umursamıyor bile şuna bak.

Delikanlı kızacak. Kime dert anlatsın. Dalmışım mı desin. Ne kızıyorsun mu desin. Sen kimsin beni horluyorsun mu desin. Öyle umursamayan bir çocukta değil. Üstelik önceleri yer veren yardım sever biri. Bu şekilde hitaptan da hiç hoşlanmaz. Bir feraceli hanımefendi. Kendinede çok yakıştırmış. Ayakkabısı, başörtüsü, çantasıyla şık bir görüntü. Kendinden emin vakarlı. Olayın farkında. Hanımefendilik içgüdüsü işte. Ergen oğlan bir tavır göstermeden müdahale ediyor.  Beyefendi. Bu delikanlıyı ne zamandır izliyorum. Daha önceki duraklartada bir hamile hanımı görmedi. Ya çok yorgun. Ya bir sorunu var. Yada kafasında çözmeye uğraştığı hayalleri düşünceleri. Dalmış gitmiş. Benim aklımdan da bu delikanlı ineceği durağı kaçırmasa bari diye geçti.

Delikanlı. Evet abla gerçekten çok dalmışım. Der ayağa kalkar. Yer verir. Ama kendisine kızgın konuşan amcaya da şöyle bir bakar.  Hanımefendi olayın büyümesini engellemiş. Delikanlı rahatlamış olmasada fevriliği yatışmış olduğunu görmüş. Delikanlı amca iyi niyetli. Senin şahsına değil. Kalkmamanı  kasıtlı sanmış. Çok karşılaşılıyorda.

Anlıyoruz ki sen edepli bir gençsin.

Ergen oğlan. Evet otobüse binmeden de buna benzer bir olay yaşandı. Orada ahlak ne, kastınız ne, diye sormuştum. Amcanın anlamadan konuşmasına artık takılmıyorum da. Edeplisin dedin. Durakta da senin gibi hanımefendi abla. Ahlaksız insan yok ama ahlaktan ahlağa fark var. İman amel ahlâk gibi şeyler söyledi. Ses tonu, bilgi birikimi, kendine güveni, bize yaklaşımı beni çok etkiledi. Oturakta iken bunları düşünüyordum dalmışım. Şimdi de edeplisin dediniz. Yaklaşımlarınız aynı. Kafama bu edep ne ola diye takılmadı değil. Yaklaşımına ve beni anlamana teşekkür ederim.

Hanımefendi çok memnun. Bunu seninle konuşmak isterdim. Mecbur olmasaydım ineceğim durakta inmez konuşurduk ama inmem lazım.  Sen çok değerli birisin. Bunları araştır. Allah yolunu açık etsin.

Otobüs durakta dururken. Delikanlı edep konusunu imam Gazalinin şu kitabında çok güzel izah etmiş. Bakarsan iyi olur der. Alel acele iner. Amca bu konuşmaları dinlemiş. Kendinden çok küçük bir hanımefendinin konuşmalarından çok etkilenmiş. Anlamadan kızgınlı horlayıcı konuşmasından mahçup. Güzel bir hareket. Delikanlı hakkını helal et. Yanlış anlamışım. İnen hanımefendinin  dediği kitabı ben de alacağım.

Demekki insan her yaşta öğreniyor.  Delikalının tüm kızgınlığı gitmiş. Çok güzel diyaloglar yayaşanmış. Anlaşılmanın verdiği bir sevinç içini kaplamış.

Kocaman amca hata ettiğini ve hakkını helal etmesini söylüyor. Helal olsun amca. Olabilir diyor.

Beni hiç hesaba katmaz dikkate almaz helallik istemeyebilirdin.

Bu senin iyi niyetli ve iyi bir amca olduğunu gösteriyor. Bu ilgine asıl ben teşekkür ederim.

Bizi doğru anlayan büyüklerimize çok ihtiyacımız var.

Delikanlının durağı gelmiş. Otobüsten inmiş. Evine doğru yürürken. Çok güzel bir gündü. Tüm bu bilgiler hanımefendiler. Bu amca. Bu kitap ismi. Bana hayatımın geleceği için güzel işaretler olmalı. Güzel ülkemde güzel umutlar. Bir rahatlık, öğrenme kararlılığında sitenin kapısından içeri girer.

Ergen oğlan içinden geçirir.

Sorumluluk hissederek. Bulunduğun anda gereken neyse onu yapmamız lazım.

Demek ki der kararını verir.

Niyet hayır akıbet hayır.

Mehmet Ali TURHAL

20 Eylül 2022 / SAKARYA