2014 MARDİN BULUŞMASI ANALİZLERİ (M.Söke)
Atatürk Üniversitesi mezunları 2014 buluşması 22 Haziran 2014 PAZAR günü MARDİN ilinde yapılmıştır.Organizasyonun evsahipliğini Mehmet Sait Söğüt'ün başkanlığında Musa Öztürk ve Cemal Tarım'ın yaptığı yaptığı toplantıya başta doğal başkanlar Salih Hakverdi,Mustafa Söke ve İzzet Uzun'un katlmaları ve Saygıdeğer hocalarımızdan Prof İhsan Süreyya Sırma ve Prof.Yusuf Ziya Kavakçının katıldığı toplantı mütevazi olamkala birlikte gayet samimi bir havada gerçekleşmiştir.Takriben ailerele birlikte 200 kişinin katıldığı toplantı Cumartesi ve POazar günü olmak üzere 2 gün olarak gerçekleşmiştir.
Önce 21 Haziran cumartesi günü topluca tarihi ve kültürel mekanlar ziyaret edildi. Daha sonra akşam İmam hatip lisesinde icra edilen panel ile günümüz hadiselerine çok güzel yorumlar yapıldı.Panelde Prof.Yusuf Ziya Kavakçının Türkiye ile ABd yi kıyaslaması ayrı bir bakış açısı verdi.
Ertesi gün pazar günü Mardin Mesire alanında ağaçlıklar altında yapılan toplantı sanki bir piknikten öte akademik bir toplantı havasına dönüştü İlk defa toplantı sonrası tek tek musafahalaşarak veda edildi. Önce Yusuf Ziya Kavakçının teşekkür mailini ,daha sonra, Mustafa Söke kardeşimizin yorumunu aşağıya alıyorum.
YUSUF ZİYA KAVAKCI HOCAMIZIN MARDİN TOPLANTISI İÇİN GÖNDERDİĞİ TEŞEKKÜR E-MAİLİ (Orjinal haliyle) ,
Aziz kardesim Mustafa,
Cok tesekkur ederim, Mardin toplantisi guzel oldu, cok hoslandim, senelerdir gormedigim pek cok eski arkadaslari gorduk, Erzurum daki yillarmizda onlarin cok yardimini gormustuk, o gunleri ve calismalari hatirliyorum ve hep merak ediyordum. Fatima icin de unutulmiyacak hatiralarla dolu bir toplanti oldu, cok sey gordu ve ogrendi. Size cok mutesekkirim, siz ve arkadaslariniz mes'alayi tasindiniz, hizmeti tesis etmis ve israrla gelistirip surdurmussunuz, benim icin bu bir kesif oldu, hic haberim yoktu. Ceyrek asir ap ayri bir dunyada yasadim, bu toplantiyi onceden Mahmut Ozdemir, Ihsan Sureyya kardesilerim soylemisti, fakat sizin Kayseriden telefon etmeniz Mardin toplantisini vuzuha kavusturdu. Sizden ve butun guzel aktivist arkadaslarinizdan Allah razi olsun, Cenab-i Hak lutferederse ve bur mani cikmazsa gelecek seneki Erzurum toplantisina ailecek katilmak buyuk maksudumuz insA. Her sey icin cok tesekkur ederim, Allah Calla ve Te'ala her zaman sizinle olsun. Selam.Yusuf,fakir, hakir ve kitmir.
MARDİN BULUŞMASININ ARDINDAN
Selamünaleyküm; … değerli dostlar. Biliyorsunuz bu yılki geleneksel buluşmamız 21-22 Haziran tarihlerinde Mardindeydi. Bir çok arkadaş beni telefonla arıyor ve Mardin buluşması nasıl geçti diye soruyor. Bu yüzden biraz teferruatlı yazayım dedim. Halk arasında biri bir seyahatten gelince bir laf vardır “Yediğin içtiğin senin olsun gördüğün güzellikleri anlat derler“ ya hani. işte bende bu buluşma vesilesi ile gördüğüm bu güzelliklerin bazılarından bahsedeceğim.
Elhamdülillah çok farklı ve çok güzelliklerle dolu bir buluşma oldu. Buradan öncelikle, bu buluşmaya ev sahipliği yapan Mardin Medeniyetler Derneği başkanı Mehmet Sait SÖĞÜT beye ve değerli yardımcısı Musa ÖZTÜRK beye teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunarım. Güzel bir organizasyondu. Gelen misafirler Mardin Kızıltepe İmamhatip lisesi pansiyonunda ve Artuklu Üniversitesi Kız Yurdunda, Yıldızlı otelleri aratmıyacak şekilde misafir edildiler.İki günlük programın birinci gününde Kilimalı servis arabalarıyla eski Mardin ve tarihi yerler gezildi. Aynı gün akşam Kızıltepe İmamhatip Konferans salonunda Muhterem Prf. Dr. Yusuf Ziya KAVAKÇI hocamızın ve dört MTTB eski başkanlarının katıldığı “Türkiye ve İslam Dünyasında meydana gelen son olaylar ve yeni Türkiyenin inşası” konulu bir panel düzenlenmiş gayet verimli olmuştur. İkinci günde valilik KOMAR tesislerinde ormanlık bir alanda yaklaşıl 200 kişilik bir katılımla buluşma gerçekleşmiştir. Saat 10,00’da başlayan programda; ev sahıbı Mehmet Sait SÖĞÜT’ ün açılış konuşmasından sora, önce 26 yıldır Amerikada açtığı Suffe İslam akedemisinde öğrenci yetiştiren Prf.Dr. Yusuf Ziya KAVAKCI hocamız, böyle nadide güzel bir toplantıya katılmanın mutluluğunu dile getiren güzel bir konuşma yaptı. Daha sonra bizlerin her zaman her şartta yanında olan tam 40 yıldır bizleri yalnız bırakmayan değerli Prf. Dr. İhsan Süreyya SIRMA Hocamız espirili veciz mesaj ve ders verici konuşmasını yaptıktan sonra, MTTB eski başkanlarından Salih AKVERDİ, Hasan AKTÜRK, İzzet UZUN, eski Erzincan milletvekili Naci TERZİ, Erzurum Abdurrahman Gazi vakfı başkanı Muhammed EMEK, Şuan Malatya Derme sulama birliği başkanı olan Abdullah POLAT namıdiğer HAMİDO, Konya Ribat vakfı Aile eğitimi hocalarından Abdulkadir KESKİN, yeni mezunlar adına Kamil kardeşimiz birer konuşma yaptılar. Bu arada Abdurrahman Gazi Vakfı yöneticilerinden Sururi EREN kardeşimizde Erzurum Teyo dayı fıkraları ile toplantıya renk kattı. Öğle namazı ve yemek molasından sonra, Doğru haber gazetesi genel yayın yönetmeni müstafi müftü Mehmet GÖKTAŞ hoca efendi yaptığı kapanış konuşmasında İslami ilimlerdeki bazı hatıralarını espirili bir şekilde anlattıktan sonra güzel bir dua yaparak programı sona erdirdi . Mezunlar Platformu istişare kurulu gelecek yıl 16-20 Mayıs tarihlerinde Erzurum da çok geniş kapsamlı 4 günlük bir toplantıda Abdurrahman gazi vakfı başkanı Muhammed EMEK’in misafiri olarak buluşulmasına karar verildi ve katılımcılara ilan edildi. Daha sonra isteyen katılımcılar servislerle MİDYAT gezisine katıldı.
Bu güne kadar sadece harita üzerinden ve medyadan tanıdığımız Güneydoğuyu yakınen tanımamıza vesile oldular. Kendilerinden Allah(C.C) razı olsun. Ben Mardin’e Kayseri’den otomobille ailece farklı güzergahtan gidip, farklı bir güzergahtan da geldim. Seyahatim beş gün sürdü. Bu yüzden Güneydoğuyu tanıma fırsatı buldum. Giderken Malatya, Elazığ, Diyarbakır, Mardin yolunu; gelirken de Mardin, Şanlı Urfa, Gaziantep ve Maraş, Kayseri güzergahını kullandım. Buraları görmeyen arkadaşlar belki zor inanırlar ama, ben Güneydoğunun bu kadar gelişmiş bu kadar güzel olabileceğini insanlarının bu kadar sevecen cana yakın olduklarını düşünemezdim. Yollar batıdaki yolların bir çoğundan daha mükemmel. Duble ve bir kısmıda otoban. Şehirleşme fevkalade, eski tarihi şehir merkezleri korunarak, yeni modern şehir merkezleri oluşturulmuş. Parklar , kaldırımlar, orta refüçler kavşaklardaki havuzlar, şelaleler batıdaki birçok şehirde yok. Kültür Merkezleri, Sosyal tesisler, devasa AVM’ler hepsi mükemmel. Görülmeyince tarif etmek mümkün değil.
Eski Mardin ise bambaşka bir efsuni güzelliğe sahip. Dağın yamaçlarına kurulmuş olan tarihi Mardin, hala dimdik ayakta, bütün ihtişamı ve büyüleyici güzelliği ile, tarihe tanıklık ederek, içerisinde asırlar boyu barındırdığı medeniyetlerin gizemini koruyarak, gelen misafirlerini kucaklayıp, bağrına basıyor. Bu günkü teknoloji ve bilimin halledemiyeceğine inandığım bir harikalıkla kurulmuş olan eski Mardin, Güneşin o yakıcı kavurucu sıcağına meydan okurcasına bir planla, bir malzeme ile inşa edilmiş. Yapılarda O yöreye has toprak görünümlü kesme taşlar kullanılmış. Bu taşlar soğuk ve sıcağa karşı süper bir yalıtımlı izolasyon maddesi. Güneş düşmesin diye Sokaklar daracık yapılmış, Üzeri kapalı değil ama siz kapalı gibi hissediyorsunuz.Sokaklar O kadar dar ki İki kişi yan yana yürüyemez. Gerçekten, O daracık sokaktan ayrılıp, geniş bir alana çıksanız, güneş ve sıcak hemen sizi etkisi altına alıyor. Mahallesi de Çarşısı da böyle en fazla iki metre genişliğindeki cadde ve sokaklarla dolu ve sürekli dolambaçlı. Çok enterasan, Mardin Ulu camiye sadece O daracık sokaklı çarşı içerisinden dolana dolana inebiliyorsunuz. Camii çarşının tam göbeğinde. Dışarıdan görmeniz mümkün değil. Adeta sanki saklanmış. Camiye giden biri mutlaka dükkanların önünden geçmek mecburiyetinde. Bu da ticarete maddi ve manevi büyük katkıda bulunuyor. Eski Mardin’de bir tane iki aracın yan yana geçebileceği bir cadde var ve sadece buradaki dükkanlarda vitrin ve camekan görebilirsiniz. Diğerleri hala asırlar önceki gibi tarihi alış veriş düzeni içerisinde. Ulu cami bizim Anadolu da gördüğümüz Ulu camilerden çok farklı ve enine up uzun yapılmış. Herhalde birinci safın faziletini daha çok kişi kazansın diye böyle yapmışlar. Yine Mardinin en tepe yerlerinden birinde bulunan M.Ö. 3000 yılına ait SUN TEMPLE Güneş tapınağının üzerine 12. Yüzyılda inşa edilen DEYRUL ZAFARAN Manastırı; hala içerisinde 60 rahibenin eğitim gördüğü dünyadaki 9 Metropolden 4’ünü içerisinde barındıran faal durumdaki bir manastır. Görülmeye değer bir yer. Daha bir çok camii ve medreseler mevcut. Yeni Mardin genelde düz arazi üzerine gayet modern bir şekilde inşa edilmiş. Her türlü gereksinime cevap verebilecek nitelikte bir güzel şehir. İnsanları samimi misafirperver ve cana yakınlar.
Şahsen ben bu Mardin buluşmasına katılmayan veya katılamayan arkadaşlar, dostlar adına üzüldüm. İçime sinmedi. Böyle güzellikleri yaşayabilecek bir fırsat her zaman insanın eline geçmez. Uzatmıyayım, her neyse kısmet değilmiş. İnşallah ondada bir hayır vardır diyelim. İnşallah 2015 yılı 16-20 Mayısında Erzurumda buluşmak üzere. Hepiniz Allah(c.c)’a emanet olunuz, kardeşlerim.
30/06/2014 Mustafa SÖKE /KAYSERİ